DOĞU ANADOLU KEMALİZM ÇALIŞTAYI MALATYA’DA!
- Tahakküm Haber
- 18 Eki 2022
- 4 dakikada okunur
Doğu Anadolu Kemalizm Çalıştayı 15-16 Ekim 2022 tarihinde Malatya'da düzenlendi.
Tahakküm Haber farkıyla tüm ayrıntılara haberimizden ulaşabilirsiniz...

07.10.2022
Doğu Anadolu Kemalizm Çalıştayı, 15-16 Ekim 2022 tarihinde Malatya’da düzenleniyor.
Kendini Kemalist çizgide tanımlayan bir grup genç, Doğu ve Güneydoğu Anadolu bölgesindeki birçok DKÖ’nün ve Türkiye’nin dört bir yanından Kemalistlerin katılımıyla bağımsız bir organizasyon olarak 15-16 Ekim 2022 tarihinde Malatya’da Doğu Anadolu Kemalizm Çalıştayı’nı düzenleyeceklerini açıkladı.
Çalıştay süresince Türkiye’nin doğusundaki sorunlar 5 ana başlık altında incelenerek, düşünce atölyelerinde söz konusu sorunlara yönelik çözüm önerileri üretilecek.
15 Ekim 2022 tarihli Çalıştay’ın birinci gününde “Doğu Sorunu”, “Doğuda Örgütlenme”, “Doğuda Akademi ve Üniversiteler”, “Doğuda Yatırım Sorunları” ve “Doğuda Tarikat ve Cemaat Yapılanmaları” başlıklarında konferansların düzenlenmesi planlanıyor.
Çalıştay’ın ikinci günü ise konferans konu başlıklarındaki düşünce atölyeleriyle gençlerin sorunları etkileşimli biçimde ele alarak çözüm üretmesi bekleniyor.
Çalıştay’a ilişkin Tahakküm Haber’e konuşan Doğu Anadolu Kemalizm Çalıştayı İmtiyaz Sahibi Taylan Polat Toraman şu açıklamayı yaptı:
“Bizler Kemalizm geleneğini Hasan Âli Yücel’den, Türkan Saylan’dan alan gençleriz. Kırsalın sorunları ile ilgilenmek, bu sorunlarla ilgili ortaya çözüm önerileri koymak biz Kemalist gençlerin üzerine düşen önemli bir görevdir. Ülkemizin geçtiği bu karanlık günlerde üzerimize düşen görevi yerine getirmek için elbette mücadele edeceğiz. Türkiye’nin bağımsızlığını ve geleceğini önemseyen her vatandaşı da bizimle bu yolda yürümeye davet ediyoruz.”
15.10.2022 - Doğu Anadolu Kemalizm Çalıştayı 1. Günü

Doğu Anadolu Kemalizm Çalıştayı, imtiyaz sahibi Taylan Polat Toraman’ın basın açıklamasıyla başlamıştır.
“Bugün burada Doğu'nun her yerinden gelen cesur, Kemalist genç arkadaşlarımızla Gençliğe Hitabe'nin üzerimize yüklediği görevi yerine getirme iddiasıyla toplandık.” #GüneşeBak

Doğu Sorunu,
Prof. Dr. Barış Doster:
"Radikal, ama fakat demeden, kamuculuğu savunuyorum. Öğrenci ve hasta kamu hizmeti alan yurttaştır. Müşteri değildir! Öğretmen ve doktor kamu hizmeti veren görevlidir. Okul ve hastane ticarethane değildir!" #GüneşeBak

Doğuda Akademi ve Üniversiteler,
Hacı Bayram Kaçmazoğlu:
"Çok yazıp hiçbir şey söylememek marifet değildir... Verileri alt alta yazıp yalan söylemenin anlamı yok!" #GüneşeBak

Doğuda Tarikat ve Cemaat Yapılanmaları,
Ali Duman:
"1925'de Şeyh Sait isyanı çıkınca, tekke ve zaviyelerin kapatılması söz konusu oldu. Tekke, Zaviye ve Türbelerin Kapatılması kanunu yürürlüğe girdi. Şeyhler buharlaştı mı sanıyorsunuz?" #GüneşeBak
Çalıştay ikinci gün ise düşünce atölyelerinin çalışmalarına ev sahipliği yaptı. Tahakküm Medya Kurucumuz Arda ÇELİK'in de yer aldığı "Doğu'da Akademi" atölyesinin "Erzurum Kongresi ruhuyla; ülkemizde yasa dışı olan tarikat ve cemaat yapılanmalarıyla, terör örgütleriyle, yoksullukla ve az gelişmişlikle mücadele için bir araya gelen Kemalistler bilimin yol göstericiliğinde ve bilimsel mücadele ile sorunların aşılabileceğini ortaya koymuştur." ifadelerine yer verilen raporunda sorun saptamaları yapılıp çözüm önerileri getirildi.
Doğu'da Akademi'nin sorun saptaması ise söz konusu raporda şu tümcelerle belirlendi:
"Çağdaş eğitim-öğretim esaslarına dayanan bir düzen içinde milletin ve ülkenin gereksinimlerine uygun insan gücü yetiştirmek amacı ile kurulan ve bilimsel özerkliğe sahip yükseköğretim kurumları olan üniversitelerde, bilim karşıtı anlayış gün geçtikçe yer edinmektedir. Bilim dışı anlayış ve eleştirel düşünce karşıtlığı yaygınlaşmaktadır. Yaygınlaşmasının aracısı olan tarikat ve cemaat yapılanmaları, üniversiteleri ele geçirerek (üniversitelerin ele geçirilmesine izin verilerek) gerici siyasi-toplumsal ideolojilerini üniversitelerde egemen kılmaya çalışmaktadır. Böylece, üniversiteler ve gençlik; bilimsel anlayış-eleştirel düşünceden yoksunluk ve tarikat-cemaatlerin suistimal alanına sürüklenme ile karşı karşıya kalmaktadır.
Bizler, yaptığımız tartışmalarda; üniversitelerin kuruluş amaçlarından uzaklaştırılmalarını ve üniversite öğrencilerinin bilimle ve çağdaş düşünce ile tanışma olanaklarını, çeşitli yönleriyle ele aldık. Düşük sosyo-ekonomik ve sosyo-kültürel düzeyde; tarikat ve cemaatlerin yuvalandığını, öğrencileri maddi ve manevi suistimal ederek, gerici siyasi-toplumsal ideolojilerini yaymaya ve üniversitelere egemen olmaya çalıştığını saptadık."
Çözüm önerilerinde ise şu tümcelere yer verildi:
"Çözüm önerileri, somut sorunların kaynağını hedef alan, uzun süreçte sonuç alınabilecek biçimde ortaya konmuştur. Çözüm önerileri ortaya konulurken olanaklar gözetilmiş, kararlı takımlar ve doğru planlama ile 'hemen' uygulanmaya başlanabilir olması önemsenmiştir.
Üniversite topluluklarının ve kitle örgütlerinin aralarındaki iletişimin güçlenmesi, eşgüdüm sağlanması; deneyimlerin ortaklaşmasının zorunluluğu görülmektedir. Üniversite topluluklarının, üniversitelerde bilimsel anlayışın ve eleştirel düşüncenin yaygınlaşması için etkin olması gerekmektedir."
Çalıştay'ın 2. günü bütün düşünce atölyelerinin sonuç raporlarını okuması ve onaylanması ile sonlandı.

Tahakküm Medya Kurucumuz Arda ÇELİK, Doğu Anadolu Kemalizm Çalıştayı'nın olumlu sonuçları olacağını değerlendirerek, mücadele azmini büyüteceğine olan inancını vurguladı. ÇELİK, Çalıştay'ın ardından şu yazıyı kaleme aldı:
DOĞU ANADOLU
KEMALİZM ÇALIŞTAYI
15-16 Ekim 2022 tarihlerinde, Malatya Öğretmen Evi’nde gerçekleşen “Doğu Anadolu Kemalizm Çalıştayı”nı düzenleyen ve emek veren tüm arkadaşlara gönülden teşekkür ederim.
Hayat önümüzde bir mücadele dayattı. Ülkemizin içinde bulunduğu koşullar, omuzladığımız geleneğin devrimci ruhunu yeniden diriltti. Karanlığın ve cehaletin, aydınlığı boğamayacağını bir kez daha gösterdi. “Kuvâ-yi Milliye” ve “Müdafaa-i Hukuk” anlayış, eylemlilik ve örgütlülüğünden devraldığımız yöntem ile “Reddi İlhak” ilan ediyoruz!
Bu kavga kabulümüzdür arkadaşlar!
Bilimin parıltısını boğmaya çalışanlar, kirli çıkar ortaklıklarını meşrulaştıranlar, Türk gençliğine zincir vurma cüretini gösterenler; biliniz!
“Türk vatanının dağlarında, bayırlarında ve kırlarında hatta en ücra yerlerinde kendi kendine açıp solan çiçek bırakmayacağız!”
Türkiye Cumhuriyeti’nin bağımsızlığını, Türk ulusunun egemenliğini, emekçi halkımızın ekmek kavgasını hedef alanlar; biliniz!“
Eğer bir yerlerde bilime, demokrasiye, barışa ve aydınlığa aç bir çocuk ışığımızı bekliyorsa; ışıyacağız!”
Karıncalar gün doğumunu bekler. Güneş karıncanın kararlı çalışmasıyla doğar. Dağları güneş karıncalarla aşar. O karıncalar ki sırtlarında güneş aydınlığı, sözlerinde su berraklığı, ağızlarında su damlası taşır. O karıncalar ki bir ağaç gibi tek ve hür, bir orman gibi kardeşçesine yürür. Karıncalar kilometreleri aşar, geldiği yeri bilir. Karıncalar, yurtlarını keneden temizler. Karıncalar hepçildir! Karıncalar yangın gördüğünde yön değiştirmez, yangına yürür. Ey yurdu keneye boğan, yangına veren otçul filler! Karıncalar hepçildir! Yani sizin anlayacağınız dille hem otçul hem etçildir. Siz ki etten ve kemikten olma filler, milyonlarca karınca etçil olduğunu hatırlamaktadır! Milyonlarca karınca ağzında su damlası taşımaktadır! Milyonlarca karınca güneşi doğurmak için yol almaktadır!
Yöntem, karınca yöntemidir!
Ne döner yolundan ne yön çevirir yangından ne de fil tepişmesinde ezilir!
Milyonlarca etçil karınca güneş doğurur topraktan!